1-2 Kasım 2014 tarihlerinde Sanat Festivali’nin 2.’si yapıldı. Gazi Mahallesi Büyükpark’ta, soğuğa, yağmura rağmen sanatçılar festivallerini sahiplendiler. Sanatın halkla buluşması gerektiğini düşünen sanatçılar iki gün boyunca Gazi Büyükpark’ta resim yaptılar, şiir okudular, konser verdiler. Birçok sanat dalından sanatçının bir araya gelerek düzenlediği sanat buluşmasının bu yılki konusu “İşçi Ölümleri ve İşçi Direnişleri” idi.
Düzenlenen buluşmada her iş koluna ait bir meydan kuruldu. İnşaat işçilerine atfen Müzik Meydanı, mevsimlik işçiler için Dans Meydanı, set işçileri için Sinema Meydanı, tekstil işçileri için Tiyatro Meydanı, tersane işçileri için Şiir-Edebiyat Meydanı’nda performanslar gerçekleşti. Yine maden işçileri için Resim-Heykel-Sergi Meydanı, taşeron sistemiyle çalışan işçiler için Karikatür Meydanı kurularak sanat eserleri sergilendi.
Festival, iki gün boyunca halka açık ve ücretsiz olarak yapıldı. 2. Sanat Festivali’nde, Gazi Mahallesi’nde çalışma yürüten Halk Meclisi ve park içinde yer alan Hasan Ferit Gedik Uyuşturucu ile Savaş ve Kurtuluş Merkezi’nde tedavi gören gençler de hazırlık çalışmalarına katıldı. Bununla kalmadı kendi hazırladıkları tiyatro oyununu sergilediler.
Set İşçileri Sinema Çadırı
Kurulan sinema çadırında işçileri konu alan kısa metrajlı film gösteriminin yanı sıra söyleşiler de gerçekleşti. İlk söyleşi, festivalin birinci günü Müzik Meydanında gerçekleşti. Ezel Akay, Reis Çelik, Barış Pirhasan ve Sinan Demirtaş’ın katıldığı söyleşinin konusu “Yönetmen ve Senaristin Dramaturgisi” idi.
Yönetmen Hüseyin Karabey’in konuşmacı olarak katıldığı söyleşinin konusu Bağımsız Sinema üzerineydi. Söyleşinin sunuculuğunu yapan FOSEM’den Veysel Şahin, kendilerinin sinema anlayışlarının Yılmaz Güney sineması olduğunu sosyalist-gerçekçi sanatı savunduklarını, bugüne kadar yaptıkları sinema örneklerinde maddi kaygılarla da olsa resmi kişi ve kuruma, devlet organlarına yaslanmadıklarını dile getirdi.
Şiir meydanında toplanan şiir dostları ve şairler önce ustaların Rıfat Ilgazlar’ın, Aziz Nesinler’in, Kemal Özerler’in kendi seslerinden şiirler dinlediler. Şairler İbrahim Karaca, Zerrin Taşpınar, Edip Yeşil, Duygu Çivi, Galip Doğan, Yelda Karataş, Osman Genç, Fadıl Öztürk, Tunay Bozyiğit, Mustafa Angın bazen kendi şiirlerini bazen de ustaların şiirlerini seslendirdiler. Mikrofon ara ara seyirciye uzatılarak seyircilerin de şiirler seslendirmesi istendi. Seyirciler de sevdikleri şiirleri mikrofondan seslendirdiler.
Şiir ve şairlik hakkında konuşuldu. İki saat süren şiir programına katılanlar gelecek yıl yeniden buluşmak üzere sözleşti…
İnşaat İşçileri Müzik Meydanı
Festivalin ilk günü inşaat işçilerini temsilen “inşaat alanı” olarak dizayn edilen Müzik çadırında Fuat Saka’nın açılışını yaptığı konser Cihan Çelik ve Ozbi şarkılarını söyledi. Müzik çadırı horonlarla ilk günü sona erdirdi. İkinci gün müzik çadırında, Denge Hevi ve Umudun Çocukları Orkestrası konser verdi.
Tiyatro Meydanı
1 Kasım günü tiyatro etkinlikleri Gazi Mahallesi gençlerinden Ezgi Şimşek’in şair Adnan Yücel’in “Acıya Kurşun İşlemez Artık” şiirini yorumlamasıyla başladı. Esenyurt’ta çalışmalar yapan Bağımsızlar Tiyatro Topluluğu ise geleneksel tiyatro kökenli bir ortaoyunu gösterisi sundular. Günün üçüncü gösterisini Tiyatro Simurg yaptı. Mehmet Esatoğlu’nun yazıp yönettiği “Nerede Bu Adalet” gösterisi ülkemizde son yıllarda yozlaşan hukuk ilişkilerini irdeliyordu. Oyunun finalinde ise yargılanırken yargılayan Dev-Genç’lilerin öyküsü vardı. Orta direk Tiyatrosu ise geleneksel tiyatronun bir ögesi olan “aşık-maşuk”u konu alan bir gösteri sahneledi. Havanın kararması üzerine gösterilere son verildi.
2 Kasım günü gösteriler yine geleneksel tiyatrodan Hacivat- Karagöz gösterisiyle başladı. Gazi Mahallesi’nden Ezgi Şimşek’in gösterisinin ardından Tiyatro Simurg “Nerede Bu Adalet” adlı gösterisini sundu. Günün bir başka gösterisi ise iş kazalarını konu alan “Ah! Şu Tersaneler” adlı oyundu. İbrahim Karamemet, Hale Üstün ve Mehmet Esatoğlu’nun rol aldığı oyunda dünden bugüne yaşanan iş kazalarının öyküleri yer alıyordu. Bir başka iş kazalarını konu alan oyunu da İdil Halk Tiyatrosu sundu. Emekçilerin yaşadığı sorunları değişik ozanların dizelerinden oluşan bir metinle anlatan Esenyurtlu Gölge Tiyatrosu Topluluğu günün bir başka rengini var eden topluluğu oldular. Bileşke Tiyatrosu ülke çapında yaşan uyuşturucu konusunu işleyen bir gösteri sundu. Günün son gösterisini Hasan Ferit Gedik uyuşturucu ile mücadele merkezinde tedavi gören gençler yaptı. Bir mahallede yaşayan iki gencin farklı duruşlarını anlatan oyun izleyicinin yoğun alkışlarıyla uğurlandı.
Dans meydanı
Ana sahnedeki program akşamüstü Mikail Değirmenci konseriyle başladı. Konser başladığı andan itibaren, Gölge isimli grafiti sanatçısı, sahnede grafiti yaptı, konser sonunda grafiti tamamlandı. Heykeltıraş Zafer Sarı ve Ayla Turan’ın özel metalden tasarladıkları madenci heykeline kömür tozu, talaş ve un karışımı sıvanarak ana meydanda ateşe verildi. Zafer Sarı, madenciyi yakan bu düzendir, fakat biz bu yaptığımız heykeli yakacağız. Ölümlere dur demek için yakacağız dedi. Madenci ölümlerini protesto etmek ve işçi ölümlerine karşı dur demek için tasarlanan madenci heykeli halk tarafından da büyük ilgi gördü. Umudun Çocukları Orkestrası ikinci gün de, ana sahnede konser verdi. Orhan Şallıel’in şefliğini yaptığı orkestra ilgiyle izlendi. Bir yıl içinde sahneye çıkabilecek kadar gelişen çocuk korosunu izleyenlerden gözyaşını tutamayanlar oldu. Ana sahnede, Osman Genç şiir okudu, Tiyatro Simurg oyun sergiledi.
Akşam saatlerinde devam eden konserde; Hüseyin Turan, Efkan Şeşen, Ahmet Aslan, Özlem Taner, Mikail Değirmenci, Erdal Bayrakoğlu, Ayla Yılmaz, Grup Abdal, Mazlum Çimen ve Grup Yorum sahne aldı. Madenciden şarkılarıyla konsere başlayan Grup Yorum tüm sanatçılar ve halkla birlikte Çav Bella’yı söyledikten sonra festival sona erdi.