Üniversitedeki mücadelemiz AKP’nin neden baskı yasaları çıkarttığı, okullarımızdaki yansıması, mücadeleyi büyütmemiz gerektiği, 45 yıldır üniversitelerimizde demokratik akademik mücadele veriyor ve mücadelemizi büyütüyoruz. Mücadelemizi hiçbir zaman devletin icazet sınırları içinde sıkıştırmayıp haklı mücadelemizde kitlelerin öncüsü olduk. 1980 darbesinde bile çoğu reformist, oportunist sol yurtdışına kaçıp mücadeleyi bırakarak devletin baskılarından kaçtılar. İktidarın baskı yasaları girişimleri hep oldu biz bunları okullarda YÖK’le de gördük. Direnmemenin kültür olduğu, meşrulaştırılmaya çalışıldığı dönemde bizler o onurlu direnişle mücadeleye dört elle sarıldık… Okullarımızda makul şüpheli gözüyle kimlik dayatmasıyla karşılaşıyoruz. IŞİD çetesinin ayakçıları okulumuza girip terör estirir ve rahatça polisle çıkarken yasalardan bahseden, bunları aklına getiren yok. Okullarda çeteler değil de öğrenciler devrimciler gözaltına alınırken yasalar kimsenin aklında yok. Okullardaki ÖGB’lerin yetkileri konusundaki kural ve yasalar kimsenin aklına gelmiyor çünkü; onlar da biliyor bu yasaların tutar yanları yoktur ve kendi yasalarını kendileri çiğnemektedir. Biz bu duruma yabancı değiliz, iktidarın günümüzde uyguladığı baskılar zaten budur. Fakat bu meşrulaştırmak ve saldırılarının baskılarının dozunu artırmak için zemin hazırlama politikasıdır. Tanıyoruz sizin kirli siyasetinizi politikalarınızı. KİRLİSİNİZ SİZ!
İnternet Yasası da bunların içindedir. AKP’nin provasını ayaklanmada yaptığı bir yasa girişimidir. Biz bu ülkenin gençleriyiz bu toprakların kültürünü almışız ve bir sorunumuz olduğunda her duyan çare olmaya gelmiştir. Bizlerin bu yönünü yasalarınızla kapatamazsınız. İstediğimizde bir araya gelişimizi isteseler de gelemesinler diye düşünüyorlar. Fakat her şey istediğiniz ve düşündüğünüz gibi değil ve olmayacak. Ne zaman ki halk kendine geliyor, ne zaman ki öğrenciler bilinçleniyor iktidarlar hep bunların önünü almak için baskıları reform paketi diye bizlere sunuyor. Biz bunun nedenini de biliyoruz.
NEDEN? Çünkü iktidar ülke gençliğinin onun sonunu getireceğini bildiği için, çünkü artık halkın her kesiminde devrimci şiddetin meşruluğu kanıtlandığı için artık ayaklanmayla savaşı halklaştırdığımız için korkuyorlar. Molotoflardan kızıl maskelerden biliyorlar çünkü hesap soracak olanlar onlardır.
Bizler, ülkemiz tarihini biliyoruz. Bizler sınıfımızın tarihini biliyoruz ve ezilen sınıfımızda hep sömürüler ve bunların devamı için baskılar bunların yasallaşması için yasalar olmuştur. Ama onların tarihi de biliyor bizi nerede teslim almaya çalışsa nerede ezmeye çalışsa mutlaka direnişle karşılaştığını. Nerede vurmaya çalışsa kendisinin vurulduğunu. Bizler de vuracağız onları daha güçlü, tarih yanıltmayacak eskisinden tarihimizden farklı olacak tek şey, kinimizin öfkemizin artması, devrimci şiddetimizin boyutlanıp politikalarımızın halkın her kesiminde olması bunlar ezecek iktidarın baskıları bunlar büyütecek korkularını ve bu da yetmiyor diyecekler, durduramıyoruz diyecekler. DURDURAMAZSINIZ ELBETTE.
Berkin Elvan 16 Haziran 2013 günü Okmeydanı’nda Haziran Ayaklanması sırasında ekmek almaya giderken polisin attığı gaz fişeğiyle başından vuruldu. 269 gün komada direndi. Biz Dev-Genç’liler 269 gün boyunca her gün Berkin için eylemler yaptık. Berkin Elvan 16 Mart 2013 günü şehit düştü. Bizler Liseli Dev-Genç’liler olarak hiçbir zaman adalet talebimizden vazgeçmedik. Berkin’in katillerini mücadelemizle bulduk. Şimdi de Berkin’in katillerinin cezalandırılması için mücadele ediyoruz. Okulların açıldığı ilk gün liselerde pankartlar açıp “Berkin İçin Adalet” istemiştik ve Berkin’in katilleri cezalandırılana kadar hiçbir lisede rahat ders işlenmesine izin vermeyeceğiz demiştik. Berkin’in katillerinin cezalandırılması için 6 Kasım’da da liselerde dersleri boykot yapacağız. Neden 6 Kasım! Çünkü YÖK(Yüksek Öğretim Kurumu) 1980 darbesinde üniversitelilerin, liselilerin üzerinde baskı yapmak, onları sindirmek için kurulmuş faşist bir baskı kurumudur.
Lise öğrencileri gün geçtikçe zorlaşan sınav sistemi yüzünden okuldan, evden dahi dışarı çıkmayan içine kapanık, bencil, topluma karşı duyarsız öğrenciler olmuştur. Bunun sebebi YÖK’tür. Her sene Liseli Dev-Genç’liler olarak YÖK’ü protesto ediyoruz. Bu sene de sesimizi Türkiye’nin dört bir yanından okullarımızda boykot yaparak duyuracağız.
6 Kasım’da da adalet talebimizi okul sıralarından sokaklara çıkarak haykıracağız. Ama şunu söylüyoruz ki son
sözü HALKIN ADALETİ söyleyecektir. Tüm Liseliler 6 Kasım’da boykota çıkın, sokağa çıkın. Ferman padişahınsa fermanı yazacak kalemi bizler kıracağız. Artık Berkin’in sapanı ellerimizde taşlarımızı kucaklarımızda doldurduk. 6 Kasım’da tüm liselerde boykota çıkıyoruz. Berkin’in katilleri cezalandırılsın, YÖK kaldırılsın!
LİSELİ DEV-GENÇ