IŞİD TÜM KÖTÜLÜKLERE MASKE YAPILIYOR
• EMPERYALİSTLER IRAK, SURİYE VE BÜTÜN ORTADOĞU HALKLARINA SALDIRISINI IŞİD ÜZERİNDEN MEŞRULAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR.
• AKP İKTİDARI VE İŞBİRLİKÇİ ARAP DEVLETLERİ EMPERYALİSTLERE UŞAKLIKLARINI IŞİD ÜZERİNDEN MEŞRULAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR.
• KÜRT MİLLİYETÇİLERİ IŞİD ÜZERİNDEN EMPERYALİZMLE İŞBİRLİĞİNİ, EMPERYALİZMİN ORTADOĞU POLİTİKALARININ MAŞASI OLMAYI MEŞRULAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR
• KÜRT MİLLİYETÇİLERİN YEDEĞİNE TAKILAN REFORMİZM, OPORTÜNİZM KUYRUKÇULUĞUNU VE EMPERYALİST POLİTİKALARA YEDEKLENMEYİ IŞİD ÜZERİNDEN MEŞRULAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR!
• EMPERYALİZM TÜM DÜNYA HALKLARININ BAŞ DÜŞMANIDIR!
• IŞİD EMPERYALİZMİN YARATTIĞI VE ORTADOĞU HALKLARINA SALDIRILARINI MEŞRULAŞTIRMAK İÇİN KULLANDIĞI MAŞADIR!
• HİÇBİR GEREKÇE EMPERYALİZMLE İŞBİRLİĞİNİ MEŞRULAŞTIRAMAZ!
IŞİD, tüm kötülüklerin üstünü örten maske yapılıyor.
Bu emperyalizmin genel politikasıdır. Dünyayı kan gölüne çevirirler; bunu barış, özgürlük ve demokrasi adına yaptıklarını söylerler.
Irak halkını Saddam zuLmünden kurtaracaklardı. Irak’ı işgal ettiler, 1.5 milyon Iraklıyı katlettiler. Irak şimdi kan gölü ve toprakları üçe bölünmüş durumda.
Afganistan halkını gerici Taliban’dan ve bütün dünya için tehdit olan terörist El Kaide’den kurtarmak için Afganistan’ı işgal etti. Afganistan kangölü.
Libya’yı Kaddafi diktatöründen “kurtardılar”; Libya kan gölü.
Suriye’de Esad ‘diktatörü’nü devirip Suriye halkını özgürleştirmek için Özgür Suriye Ordusu’nu kurdular. IŞİD, El Nusra gibi gerici dinci örgütleri besleyip büyüttüler. eğittiler, donattılar. Esad iktidarını yıkmayı başaramadılar.
Şimdi Irak ve Ortadoğu halklarını IŞİD’den “kurtarmaya” çalışıyorlar.
Irak’ta ve Suriye’de Kürtlerin yaşadıkları Erbil, Şengal, Kobane bölgeleri emperyalistlerin bütün Ortadoğu’ya saldırılarını meşrulaştırmaya çalıştıkları oyun tahtaları.
Oyun Kürt halkı ve Kürt toprakları üzerinde oynanıyor. Ve Kürt halkı bu oyunun piyonu olarak kullanılıyor.
Amerika’nın IŞİD’i Ortadoğu politikalarını meşrulaştırmak için bir araç olarak kullandığını Kürt milliyetçi hareket dahil hemen herkes söylüyor.
Kürt milliyetçi hareketin milliyetçilik gözlerini kör etmiş. Bunu açıktan söyleyip “Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesinde bizi kullanın” diyor.
3 Kasım tarihli Özgür Politika’da Günay Aslan’ın KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık ile röportajı var.
Günay Aslan soruyor, “DAİŞ projesi üzerinden yürütülen savaşların Kürdistan’ı biraz daha görünür kıldığını; Kürtlerin ve Kürdistan’ın geleceği açısından önemli fırsatlar açığa çıkardığını düşünüyor musunuz?”
Bayık cevap veriyor: “Elbette bazı fırsatlar açığa çıkarmış bulunuyor. Eğer Kürtlerin direnişi olmamış olsaydı kesinlikle bu fırsatlar doğmazdı. Kürtler direnişleri, mücadeleleriyle özgürleşmeyi hak eden bir halk haline geldi. Dünyada bunu gördüğü için Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesinde Kürtsüz bir şekillenmenin olmayacağını, yeni statünün Kürtlere dayandırılması gerektiğini tartışmaya başladılar. Dünya devletlerinin birçoğu tartışmanın da ötesine geçerek yeni statü Kürtlere dayanmalı diyorlar. Kürtler artık belirleyici güçtür; Kürtler olmadan siyaset yapılamaz, statü oluşturulamaz sonucuna varmış durumdalar. Şimdi uluslararası güçler, bölgesel güçler bunu görüyor. Bunun için Kürtler ilişki ve ittifak kuruyor. Çünkü Kürtler Ortadoğu’nun en canlı ve mücadele eden gücüdür. Ancak bu güçle ittifak kurulursa Ortadoğu’da yeni statüler oluşabilir.”
1- Görüldüğü gibi röportajı yapan Günay Aslan da DAİŞ’in Ortadoğu’yu yeniden şekillendirmek için savaşların yürütüldüğü bir “proje” olduğunu söylüyor.
2- Bu durumda hiç kimse IŞİD’e karşı bir mücadelenin sürdürüldüğünü, Amerika’nın öncülüğünde oluşturulan koalisyonun IŞİD’e karşı mücadele için kurulduğunu iddia edemez.
3- Kendine solum, sosyalistim, ilericiyim diyen herkes “IŞİD’e karşı mücadele” adı altında Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesinde durduğu yeri sorgulamalıdır!
4- KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık’ın yukarıdaki açıklamaları dikkate alınarak “IŞİD’e karşı” olduğu söylenen “direniş”in nasıl bir direniş olduğu sorgulanmalıdır.
5- IŞİD’in proje olduğu söyleniyor; doğrudur. Emperyalistlerin Ortadoğu’yu yeniden şekillendirmesi milliyetçiliğin gözlerini kör ettiği Kürt milliyetçileri tarafından meşru görülmektedir.
KÜRT MİLLİYETÇİLERİN KUYRUĞUNDAN KOPAMAYAN REFORMİSTLERE, OPORTÜNİSTLERE SORUYORUZ: EMPERYALİSTLERİN ORTADOĞU’YU YENİDEN ŞEKİLLENDİRMESİNİ SİZ DE MEŞRU MU GÖRÜYORSUNUZ?
6- Bayık röportajından alıntılarına tekrar bakalım: “Kürtler direnişleri, mücadeleleriyle özgürleşmeyi hak eden bir halk haline geldi” diyor Bayık.
Birincisi; Kürtlere kim verecek bu hakkı? Bayık bunu emperyalistlerden istiyor. Hem de Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesi karşılığında. Bugüne kadar emperyalistler dünyanın neresinde bir halka özgürlüğünü bahşetmiştir?
İkincisi; Kürtlerin direnişi emperyalistlere Ortadoğu’yu yeniden şekillendirme olanağı kazandırıyorsa bu nasıl bir direniştir? Şengal’de de, Kobani’de de “direnişçiler”in yanında CIA’nın Delta Force’nin, Blackwater’ın elemanlarının olduğu basında sıkça çıkan haberlerden.
Bu nasıl bir “DİRENİŞ”tir?
7- “Dünya’da bunu gördüğü için Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesinde Kürtsüz bir şekillenmenin olmayacağını, yeni statünün Kürtlere dayandırılması gerektiğini tartışmaya başladılar.” diyor Bayık.
Birincisi; Bayık’ın ‘dünya’ dediği kimdir? Emperyalistler ve onların işbirlikçileridir.
İkncisi; Ortadoğu, Ortadoğu halklarınındır. Emperyalistler Ortadoğu’yu yeniden şekillendirme hakkını nerden alıyorlar?
Üçüncüsü; Emperyalistlerin Ortadoğu’yu yeniden şekillendirmesi çok normalmiş gibi Bayık bizi kullanın, bunu bizsiz yapamazsınız diyor.
Dördüncüsü; Bayık, “Kürtler artık belirleyici güçtür; Kürtler olmadan siyaset yapılamaz” diyor.
Bayık’ın “siyaset” dediği Ortadoğu’nun emperyalistler tarafından kangölüne çevrilmesi ve paylaşılmasıdır.
Kobane ve IŞİD, emperyalistlerin Ortadoğu politikalarının hayata geçirilmesinde küçük bir noktadır. Kobane’deki “direniş” kimin için, nasıl bir “direniş”tir!
Kendine solum, sosyalistim, ilericiyim diyenler bunları tartışmak zorundadır. Emperyalizmin Ortadoğu’yu “yeniden şekillendirmesi”ne karşı tavrını netleştirmek zorundadır.
Sonuç olarak;
1- Hiçbir gerekçe emperyalistlerin Ortadoğu’yu “yeniden şekillendirmesi”ni meşrulaştıramaz. Çünkü “yeniden şekillendirme” denen şey Ortadoğu’nun paylaşılmasıdır. Ortadoğu’nun kan gölüne çevrilmesidir. Ortadoğu halklarının teslim alınmasıdır.
2- Milliyetçilik, Kürt milliyetçi hareketlerin gözlerini kör etmiştir. Kürt milliyetçileri “IŞİD’e karşı direniş” adı altında emperyalistlerle işbirliğini meşrulaştırmaya çalışıyor.
Direniş adı altında yapılan açık bir işbirliğidir.
IŞİD’in Şengal ve Kobane saldırıları emperyalistlere “kurtarıcı” misyonu yüklemiş ve Ortadoğu’nun bütününe saldırı zemini sağlamıştır. Kürt milliyetçi hareket bunun için kullanılan bir araç olmuştur.
Kürt milliyetçi hareket hiçbir gerekçeyle emperyalizmle işbirliğini meşrulaştıramaz.
3- İşbirlikçi Arap devletleri ve işbirlikçi AKP iktidarı, Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesinde kendi iktidarlarını korumak için emperyalizme uşaklıkta sınır tanımıyor. AKP, emperyalistlere Kürtleri değil, bizi kullanın diyor.
AKP, Suriye’de PYD-PKK’nin etkinliğini kırmak için IŞİD’i bahane ederek topraklarımızı emperyalizmin her türlü kullanımına sunarak, uşaklığını meşrulaştırmak istiyor.
4- Emperyalizm çağında temel çelişki EZİLEN DÜNYA HALKLARI İLE EMPERYALİSTLER ARASINDAKİ ÇELİŞKİDİR! Solun, sosyalistliğin, ilericiliğin kıstası bu çelişkide kimin yanında yer aldığınızdır.
Sol, sosyalist, ilerici kesimler hiçbir koşulda emperyalistlerin yanında yer alamaz. Hiçbir gerekçe emperyalist politikalara yedeklenmeyi meşrulaştıramaz.
İktidar iddiasını yitiren, bağımsız hiçbir politikası olmayan oportünizm düzene dönüşlerini Kürt milliyetçi hareketin “çözüm” adı altındaki uzlaşmacılığıyla maskelemeye çalışıyordu.
Kürt milliyetçi hareketin kuyruğundan kopamayan reformizm ve oportünizm IŞİD’e karşı “direniş’ diyerek emperyalist politikalara yedeklenmelerinin üstünü örtmeye çalışıyor.
Bugün Kobane’deki çatışmaların hedefi, am~acı daha da netleşmiştir.
Hiçbir gerekçe emperyalist politikalara yedeklenmeyi meşrulaştıramaz.
5- Kürt milliyetçi hareket emperyalizme sırtını dayamaktan vazgeçmelidir. Emperyalistlere sırtını dayayarak Kürt halkının kurtuluşu sağlanmaz. Emperyalizmin silahlarıyla, Amerika’nın öncülüğündeki koalisyonla Kürt halkı kurtulmaz. Kürt milliyetçileri yüzünü emperyalistlere değil, ezilen halklara dönmelidir.
DÜZELTME
-Yürüyüş’ün 441. sayısındaki “Emperyalizmle, Oligarşiyle Uzlaşma Değil, Kürdistan’da Tek Yol Devrim” başlıklı yazının 6. sayfasındaki şu cümle“1-Kürt sorunu emperyalizmle ve işbirlikçi oligarşiyle uzlaşarak Türkiye halklarının birlikte savaşıyla çözülecek. Kürt halkımız uzlaşma politikalarına mahkum değil” şeklinde yanlış yazılmıştır.
Doğrusu: “1-Kürt sorunu emperyalizmle ve işbirlikçi oligarşiyle uzlaşarak değil, Türkiye halklarının birlikte savaşıyla çözülecek. Kürt halkımız uzlaşma politikalarına mahkum değil.” şeklinde olacaktır.