Grup Yorum’a konulan yasaklara baskılara karşı mücadele eden bisikletlerle Ankara’ya gidişi hakkında Grup Yorum ile yaptığımız röportajı yayınlıyoruz.
***
Yürüyüş: Neden Ankara’ya gittiniz? Eyleminizin amacı ve hedefi neydi? Bu dönemde ne tür saldırılarla karşı karşıyasınız?
Grup Yorum: Ankara’ya gitme amacımız Yorum’un üzerindeki baskıların, konser yasaklarının kaldırırılması ve tutsak elemanlarımızın serbest bırakılmasıydı.
Grup Yorum bu ülkede 30 yıldır halkın türkülerini yapıyor. Dönem dönem yasaklardan dolayı tek bir konser yapamadığımız, albümlerimizin kurşunlandığı süreçler oldu. Bütün yasakları halkımızın sahiplenmesiyle adım adım deldik. Ve yüz binleri biraraya getirdiğimiz devasa konserler yaptık. Bu ülkede hiçbir sanatçının yapamayacağı kitlesellikteki konserlerdi bunlar. Türkiye halklarının devrim umudunun yükseldiği, sömürücü iktidarlara karşı sesini en güçlü haykırdığı mevziler oldu konserlerimiz.
AKP iktidarı halka karşı işlediği suçların farkındadır ve bu yüzden paranoyak bir ruh haliyle kendisinden olmayan herkese saldırmaktadır. AKP’nin saldırdığı, sesini kısmaya çalıştığı kesimlerin başında bu halkın direniş damarlarından biri olarak biz geliyoruz tabi ki. Bunlar tükenmekte olan faşist bir iktidarın can havliyle yaptığı saldırılardır.
Halkın alınteriyle, kanıyla canıyla yaptığı tüm meydanlar AKP’ye açık. Meydan meydan gezip halka yalan söylüyorlar. Kendilerine her türlü açık olan meydanlar Grup Yorum’a ve halka kapalı. Bu keyfiliği kabul etmiyoruz. Eylemimizin nedeni, ülkemizi babasının çiftliği gibi kullanan AKP’ye bir cevap vermekti.
Yürüyüş: Bisikletli eylem daha önce hiç yapmadığınız bir eylemdi… Eyleminiz nasıl karşılandı?
Grup Yorum: Bisiklet eylemi bizim için de bir ilk oldu. Açıkçası eylemi bisikletli yapmaya karar verdiğimizde biz de ayrıntılarını bilmiyorduk. Ne gibi zorlukları var, nelere ihtiyacımız olacak bilmiyorduk. Yola çıkmadan önce kısmen teknik bazı bilgileri edindik ama esas olarak eylemin içinde öğrendik. Yoldan geçerken ve mola yerlerimizde halk bisikletli ve üzerlerinde aynı önlükler olan bir grup insan görünce ister istemez kafasını çevirip bakıyordu. Dikkatleri üzerimize çekmemiz ve bu sayede önlüklerimizin üzerinde yazan taleplerimizin halk tarafından okunması çok iyi oldu. Yol boyunca yüzlerce insanla tanıştık, sohbet ettik.
Yürüyüş: Geçtiğiniz yerlerde Yorum olarak nasıl karşılandınız? Onlara neden böyle bir eylem yaptığınızı açıkladığınızda sizi nasıl karşıladılar?
Grup Yorum: Geçtiğimiz yerlerdeki ilgi çok iyiydi. Konakladığımız evlerde olsun, mola yerlerinde olsun, bisiklet sürerken olsun bir an bile kendi kendimize kalmadık. Yanımıza gelip sohbet etmek isteyen, “helal olsun”, “sizi seviyoruz” diyenler çok oldu. Bisiklet sürerken sürekli yanımızdan geçerken korna çalıp zafer işareti yapan araçları selamlıyorduk. Bir benzin istasyonunda durduğumuzda, benzinci abinin bizim geçeceğimizi önceden duyduğunu ve bizim için hazırlık yapmış olduğunu gördük. Kaldığımız yerlerde ise halkımızın misafirperverliği, vefası, sevgisi karşısında utancımızdan ne yapacağımızı bilemez olduğumuz zamanlar oldu.
Yürüyüş: Eylem boyunca bize anlatmak istediğiniz ayrıntılar, detaylar var mı?
Grup Yorum: Kaymaz Yaylası’nda yaşadıklarımızı anlatmazsak eylemin çok önemli bir parçasını atlamış oluruz. 6. gecemizdi, Eskişehir’den çıkmış Sivrihisar’a varmıştık. O gün çok fazla yağmur yemiştik ve akşam olmuştu. Biz de oturduğumuz bir kahvedeki adamlardan adını ve alevi köyü olduğunu duyduğumuz Kaymaz Yaylası’na çatkapı yapmaya karar verdik. Önce köyün kahvesinde 1.5 saat kadar oturduk, eylemimizi anlattık, bizi misafir etmelerini istedik. Dinleyenler olmakla birlikte ilgisiz olanlar da çoktu. En sonunda bizi misafir edemeyeceklerini söylediler. Biz tam köyden ayrılırken kahvede bizi dinleyen Muammer amca yanımıza gelerek “Ben dışarda yatarım, yine de sizi bırakmam. Benim evimde hepinize yetecek kadar yer var” dedi ve bizi alıp evine götürdü. Azize ablamızla birlikte sofrayı kurup masaya oturduğumuz anda birden evin içine doluşan köylülerle herşey tersine dönmüş oldu. Gelenlerin içinde muhtarın oğlu ve birkaç köylü vardı. Özür üstüne özür dilediler. Bizim gerçekten Grup Yorum elemanı olduğumuzu anlamadıklarını, biz kahveden çıktıktan sonra diğer köylülerin, özellikle de gençlerin Grup Yorum’un geldiğini duyması üzerine ortalığı ayağa kaldırdıklarını, muhtarın da arabayla yollara düşüp bizi aradığını ve sonunda jandarmaya sorarak yerimizi bulduklarını anlattılar.
O gece eve doluşan köylülerle sohbet ettik ve türkü söyledik. Sabah da bize cemevinde kahvaltı hazırlamışlardı. Kahvaltının ardından bizi uğurladılar. Her zaman gidebileceğimiz bir köyümüz, dinleyicilerimiz, dostlarımız oldu. Hala da telefonlarla görüşüyoruz.
Yürüyüş: Ankara’da neler yaptınız? Bundan sonra ne tür eylemler yapacaksınız?
Grup Yorum: Ankara’ya vardığımızda arkadaşlarımızın çok güzel bir karşılama hazırladıklarını gördük. Oldukça kalabalıktı. Açıklamanın ardından eyleme katılan dinleyicilerimiz, bize yol boyunca kaptanlık yapan dostumuz Ahmet Cengiz ve biz söz alarak eylemimizin nedenlerini ve yaşadıklarımızı anlattık. 3 arkadaşımız ve avukatlarımız İçişleri Bakanlığı’na imzaları teslim etmeye gittiler. Biz de dinleyicilerimizle beraber Yüksel Caddesi’nde pankartlarımızla, türkülerimizle, marşlarımızla bekledik.
İçişleri Bakanlığı’na giden arkadaşlarımız üzerlerinde önlük var gerekçesiyle içeri alınmadılar. “Çıkartın” dedikleri bizim kimliğimizdi. Bunun üzerine avukatlarımız içeri girerek bu durumu konuşacak bir muhattap aradılar ama İçişleri Bakanlığı’nda terkedilmiş bir bina gibi tek bir kişi bile yoktu muhattap olacak. Arkadaşlarımız bu durumu teşhir ederek Yüksel Caddesi’ne geldiler. Orada da basın açıklaması yaparak eylemimizi halaylarla sonlandırdık. İmzalar daha sonra avukatlarımız tarafından bakanlığa teslim edildi.
Yürüyüş: Sizin eklemek istediğiniz ayrıca birşeyler var mı?
Grup Yorum: Son olarak eklemek istediğim şu, halklaşmış bir gücü hiç kimse yenemez. “Bir ulusun türkülerini yapanlar yasalarını yapanlardan daha güçlüdür” diye bir söz vardır hep kullandığımız. Biz senelerdir bu halkın türkülerini yapıyoruz. 30 yıllık tarihimizi ilmek ilmek ördük, iktidarlardan icazet alarak değil, iyi geçinip izinli geceler yaparak değil, söke söke aldık meydanları, salonları. Konserlerimizi yasakladılar, biz gittik halkımıza, en ücra yerlere bile gittik. Gücümüz halkımızın sahiplenmesidir. Egemenler yasa üstüne yasa çıkartıyorlar egemenliklerini korumak için, bizim doğrularımız ise değişmez. Türkülerimiz hep doğruları anlatır halkımıza. Halk da alıp bağrına basmıştır, dilden dile ölümsüzleştirmiştir türkülerimizde anlatılan destanları. Haklılığımıza, meşruluğumuza ve halkımıza güveniyoruz. Yorum halktır, halkın sesini kesemezler.
Biz Halkız! Grup Yorum’u Susturamazsınız!
Grup Yorum İzmir Konseri çalışmaları son anına kadar kesintisiz sürdü. Yüz binler örgütlü emeğimizin ürünüdür.
11 Haziran’da Grup Yorum’un İzmir Konseri çalışması için Bornova ve Egekent’in 2 bölgesinde 7000 bildiri dağıtıldı. 2 kişinin yaptığı çalışma akşam saat 16.00’dan gece saat 24.00’a kadar sürdü.
Kınık’ta Maden İşçileri Dayanışma ve Mücadele Derneği Grup Yorum’un İzmir’de ki 30. yıl konser çalışmaları kapsamında 8 Haziran’dan itibaren; Kınık, Bergama ve Dikili’de konser afişleri yaptı. Zabıta ve polisin engellemesiyle karşılaşmalarına rağmen işçiler afiş yapmaya devam etti. Bergama Geleneksel Kermesi’nde de konser tanıtım standı açıldı. 9 Haziran’da açılan stant 14 Haziran’a kadar açık kalacak.
Grup Yorum Gönülüleri 14 Haziran’da Menemen Asarlık, Yeni Mahalle, Menemen Merkez’de afiş çalışması yaptı. 4 Grup Yorum Gönüllüsü’nün katıldığı çalışma akşam saatlerine kadar devam etti.
Daha sonra her akşam saat 20.00’e masa açılan Aliağa Sahil Kafe önüne geçildi. Halkın yoğun ilgisinin olduğu masada 2 bin bildiri halka ulaştırıldı. Yeni Grup Yorum Gönüllülerinin katılımıyla çalışmalar devam ediyor. Konseri duymayan kalmayacak.