Örnek Resim

Anasayfa > HABER > Yürüyüş Dergisi Gerçeğin Sesidir Susturulamaz!

Yürüyüş Dergisi Gerçeğin Sesidir Susturulamaz!
Son Güncellenme : 14 Haz 2015 15:17

Yürüyüş Dergisi Gerçeğin Sesidir Susturulamaz!
Yürüyüş Dergisi Çalışanları Yalnız Değildir!

Aralarında Yürüyüş dergisinin de olduğu 3 Haziran baskınlarıyla ilgili olarak, İstanbul ve Anadolu’da birçok kurum ve alan açıklama yaparak, yaşanan hukuksuzluğu protesto etti ve adalet talebinde bulundu.
Halkın Hukuk Bürosu’nun yaptığı 3 Haziran tarihli 430 No’lu Açıklamada: “Daha önce defalarca kez basılan, demokratik bir kurum olan Yürüyüş dergisinin teknik bürosu Ozan Yayıncılık bu sabah yine ‘şafak baskını’ ile basıldı, dağıtıldı, içeride bulunan dergi çalışanları gözaltına alındı. Her defasında aynı senaryo; kurumların kapısını bile çalma, kapısını, bacasını kır dök, ortalığı darmadağın et, bir sürü zarar ziyan, sonra da hiçbir şey olmamış gibi davran.
Türkiye’de bağımsız medya kuruluşlarına yönelik baskılar artık zirve yapmıştır. Gezi’den bu yana basın emekçilerinin yaka paça gözaltına alınıp, işkence görmeleri, basın emekçilerine açıktan yapılan tehdit ve baskılar ortadadır. AKP gerçeklerin halka ulaşmasından rahatsız olmaktadır. AKP yalanlarının ve suçlarının ayyuka çıkmasının acısını basından, basın emekçilerinden çıkarmaya çalışmaktadır. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan, MİT tırlarının Suriye’ye silah taşıdığına ilişkin iddiaları haberleştiren Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ı  ‘bunun bedelini ödeyecek’  diyerek tehdit etmiştir. AKP zihniyeti hak ve özgürlüklere saygı duymamakta, ifade özgürlüğü diye bir şey tanımamaktadır. AKP faşist, diktatör rejimi ile basını ve gerçekleri susturabileceğini düşünüyor ise yanılmaktadır. Gerçekler gerçektir ve sonsuzdur! Gerçek Susturulamaz!
Yine Yürüyüş dergisi AKP’nin saldırılarına rağmen 10 yıldır halka gerçekleri ulaştırmaya devam ediyor ve edecektir! AKP’nin baskıları hiçbir zaman gerçekleri gizlemeye yetmedi, yetmeyecektir! Bu nedenle AKP’yi uyarıyoruz; boşa kürek çekme, gerçekler sonsuzdur, gerçeğin sesi kısılmayacaktır ama AKP’nin yalan -demagoji ve pervasızlıkları er yada geç çökmeye mahkumdur. Yürüyüş dergisine ve birçok medya kuruluşuna son zamanlarda sık aralıklarla yapılan bu saldırıların nedeni AKP’nin bu çöküşe çok yakın olduğunu bilmesi ve bunu sindirememesindendir. Ancak gerçeğin sesi halka ulaştırılmaya devam edecektir” denildi.
İdil Kültür Merkezi, Grup Yorum, İdil Halk Tiyatrosu, FOSEM’in yaptığı ortak açıklamada: “Hayır, bu halk susmayacak, Yürüyüş susmayacak. Gerçekleri savunmak kolay bir iş değil biliyoruz. Ama zulüm varken susmanın verdiği ızdırabı yaşayacağımıza, gerçekleri yazarak bedelini ödeyip, onurlu olmanın gururunu yaşarız.  Bunun için on yıllardır bedel ödedik, ödemeye de devam edeceğiz” sözlerine yer verildi.
İstanbul Halkın Mühendis Mimarları ise: “…Bizler de Halkın Mühendis Mimarları olarak bu adalet kavgasının bir parçasıyız. Bugün Yürüyüş dergisine yapılan saldırılara karşı Yürüyüş dergisinin yanında, üzerimize düşen sorumluluğun bilincindeyiz. Tüm mühendis mimarlara ve dostlarımıza çağrımızdır; bulunduğumuz her yerde Yürüyüş dergisi okuyalım, okutalım. Gerçekleri halkımıza ulaştırmak için daha fazla emek ve özveride bulunalım” çağrısında bulundu.
Ankara Halkın Mühendis Mimarları da saldırılara karşı artan öfkeyle şunları söyledi: “…Bugüne kadar her zaman moral-üstünlük bizdeydi, bugün de öyle. İşte İstanbul’un sokaklarında umudun sesi Yürüyüş dergisi halka ulaşmaya devam ediyor, işte kurumlarımız yine açık, tüm çalışmalar inatla devam ediyor. Bütün bir halkı teslim alabilir misiniz? Bütün bir halkı tutuklayabilir misiniz? Elbette hayır!”
Basın-İş, Ozan Yayıncılığa karşı yapılan polis baskınıyla ilgili 3 Haziran’da açıklama yaptı. Açıklamada: “AKP, iktidar endişesi arttıkça giderek daha saldırganlaşıyor. Gerçeklerin ortaya çıkmasını istemiyor, bu nedenle basına yönelik baskılar her gün katmerlenerek artıyor. Soruşturmalar, onlarca yıllık hapis cezası istemiyle süren yargılamalar ile yetinmeyip dergi bürolarını basıyorlar. Yürüyüş dergisinin teknik çalışmalarının yapıldığı Ozan Yayıncılık’a ait büroya baskın yapan polis kapıları kırdı, duvarları yıktı. Büroda bulunan yedi kişiden birisi de daha önce Yürüyüş dergisi satarken polis tarafından vurularak felç olan Ferhat Gerçek’ti. Baskında yaşananlar, tek seslilik isteyen iktidarın tahammülsüzlüğünün vardığı noktayı göstermektedir. Ozan Yayıncılık’a yönelik baskını protesto ediyor ve gözaltına alınanların bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz” denildi.
İstanbul ve Ankara TAYAD’lı Aileler: “Dalga dalga büyüyen adalet mücadelemizin korkusuyla saldıran AKP’nin katil polisleri kurumları talan ederek, devrimcileri işkenceyle gözaltına alarak, tutuklayarak teslim alacağını sanıyorsa yanılıyor!
Bizler bu saldırılarla ne adalet mücadelesini sahiplenmekten vazgeçeriz ne de halkımıza gerçekleri anlatmaktan… dergimize daha fazla sahip çıkarak bir iken iki olacağız, milyonlar olup gerçeklerin üstüne üstüne gideceğiz. Gerçekleri bitiremezsiniz, Yürüyüş’ü bitiremezsiniz” diyerek, devrimcileri, evlatlarını sahiplenmekten vazgeçmeyeceklerini dile getirdiler.
“Zalimin zulmüne karşı, mazlumun sesi olan Yürüyüş’e yapılan baskınları, gözaltıları şiddetle kınıyoruz” diyen PSAKD Gazi Şehitleri Cemevi’ne ek olarak Liseli Dev-Genç, Dev-Genç, Kuruçeşme Devrimci İşçi Hareketi, Kamu Emekçileri Cephesi de açıklama yaparak adalet talebinde bulundu.
Birimiz Hepimiz,                     Hepimiz Birimiz İçin
İstanbul’un yoksul-emekçi mahalleleri de öfke, inanç ve umutları ile ses oldu gerçeğin sesine…
Bağcılar Halk Cephesi: “Elif Sultan gibi, Şafak Yayla gibi geleceğiz. Daha çok haykıracağız acizliğinizi, daha çok savaşacağız. Baskılar, gözaltılar tutuklamalar bizi yıldıramayacak daha çok güçleneceğiz. Acizliğiniz ve çaresizliğiniz bir kez daha halkın gözleri önünde, sizler ancak gece yarıları girersiniz mahallelerimize, bizler Elif Sultan gibi geleceğiz” diyerek kararlılığını dile getirdi. Ayrıca Okmeydanı, Çayan, Alibeyköy, Gazi, Gülsuyu Gülensu, Esenyurt, Kartal, Kuruçeşme Halk Cephesi ile Çerkezköy Halk Komitesi ayrı ayrı açıklamalarda bulunarak, yapılan saldırılara ve gözaltılara tepki gösterdiler.
Anadolu’dan gelen tepkilerle devam ediyoruz… Ankara Halk Cephesi şöyle diyor: “Ne gördüğüm hakikati gizlemekten hoşlanırım, ne de bunu açıkça ifade etmekten korkarım” demişti Bruno… Evet ne düşman vazgeçiyor saraylarından, saltanatından, tahtlarından; ne de biz vazgeçiyoruz gerçekten. Ama bilimsel olan biziz ve hayat bilimsel olmayanı değil, bilimsel olanı yani gerçeği doğruluyor. Ne kadar boğmaya, yok etmeye çalışırlarsa çalışsınlar gerçekler inatçıdır ve bir gün karşılarına dikilecektir yalan düzenin efendilerinin ve bekçi köpeklerinin.
Yürüyüş dergisi gerçeğin ve halkın sesidir. Engin’in inancı, Ferhat’ın gözlerindeki ışıltıdır, Berkin’in elindeki ekmek, Bahtiyar ve Şafak’ın elindeki adalet, Elif’in özgürlüğüdür. Yürüyüş dergisini susturamayacaksınız.” Yine, Adana, Amed, Antalya, Çorum, Hatay, Dersim Halk Cephesi ile daha sayamadığımız birçok kurum ve alan yaptıkları açıklamalarla baskınlar ve gözaltılarla ilgili tepkilerini dile getirdiler.
ANKARA:
Ankara Halk Cephesi, AKP’nin katil polislerinin Yürüyüş dergisine ve mahallere yönelik gerçekleştirdiği saldırıları, 3 Haziran’da basın açıklaması ile teşhir etti. Açıklamada, faşizmin yönetememe krizi ve bu durumlarda doğrudan devrimcileri hedef almasına değinildi. “Kızılay Yüksel Caddesi’nde gerçekleştirilen açıklamaya yaklaşık 30 kişi katıldı. Eyleme Kaldıraç da destek verdi.
EDİRNE: Saraçlar Caddesi PTT önünde, Edirne Dev-Genç, 5 Haziran’da basın açıklaması yaptı. Açıklamada gerçeklerin susturulamayacağı, Yürüyüş dergisini okumak, okutmak ve bu zulüm düzenine karşı çıkmak için, zulme karşı örgütlenmek gerektiği belirtildi.
TEKİRDAĞ: AKP’nin katil polislerinin Yürüyüş dergisine ve mahallelere yönelik gerçekleştirdiği saldırılar, 3 Haziran’da basın açıklaması ile teşhir edildi. Tekirdağ AVM önünde yapılan açıklamaya 5 kişi katıldı.
BURSA:  4 Haziran’da Heykel’de Yürüyüş dergisi ve demokratik kurumlara yapılan baskınlar ve gözaltına alınan devrimcilerle ilgili basın açıklaması yapıldı. Açıklamada Yürüyüş dergisinin halkın sesi olduğu, gerçekleri yazdığı için baskılara maruz kaldığı anlatıldı ve gözaltındaki devrimcilerin derhal serbest bırakılması istendi.
KIRKLARELİ: Kırklareli Cumhuriyet Meydanında,  Dev-Genç’liler tarafından 4 Haziran’da, baskınlara karşı basın açıklaması yapıldı. 5 kişinin katılımıyla yapılan eylemde; baskınların, gözaltıların mücadelelerine engel olamayacağı vurgusu yapıldı ve adalet talebinde bulunuldu. Sloganların atıldığı eylem alkışlarla bitirildi.
ANTALYA:  Antalya Halk Cephesi 4 Haziran 2015 tarihinde Attolos Meydanı’nda Yürüyüş dergisini sahiplenmek ve polis baskınlarını protesto etmek için eylem yaptı. Eylemde sloganlar atılarak, ajitasyon çekildi. Eyleme Demokratik Haklar Federasyonu katıldı. Açıklamada; “Yürüyüş dergisine yapılan hukuksuz baskınlara karşı tüm halkımızı Yürüyüş dergisini sahiplenmeye bekliyoruz” dendi. Eylem sloganlarla sona erdi.

 

Bu Haberler Dikkatinizi Çekebilir

Adres:Katip Mustafa Çelebi Mahallesi Billurcu Sokak No: 20/2 BEYOĞLU-İSTANBUL Tel: +90(212)536 93 44 Fax: +90(212)536 93 45 E-mail: info@yuruyus.com
CopyLEFT Yürüyüş Dergisi 2004-2014 | İnternet Sayfamız özgür yazılım araçları kullanılarak kodlanmıştır.