Dersim, Küllerinden Yeniden Yeniden Doğup Büyütülen Umut Ateşidir
Bu Ateşi, Hozat’ta Yozlaşmaya Karşı Anadolu Halk Festivali ile Büyütüyoruz!
12-13 Ağustos tarihlerinde Dersim-Hozat’ta, Yozlaşmaya Karşı Anadolu Halk Festivali yapılacak. Etkinlik, Dersim’de hiç bitmeyen devlet baskısı ve darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL yasaklamaları altında yapılacak.
Bizim için festival, Anadolu halklarının değerlerini yaşatmaktır. İçi boşaltılan, sadece hoplanıp zıplanıp, yenip içilen yoz organizasyonlara alternatif festivaller örgütlüyoruz. Kolektivizmimizle, dayanışmayla, dar olanaklar içinde, büyük bir emekle gerçekleştirdiğimiz festivallere Hozat’ta bir yenisini daha eklemiş olduk. Düzenin her türlü yozlaştırma saldırısına karşı, kendi değer ve geleneklerimizle, devrimci politikaları hayata geçirmenin, halka ulaşmanın bir aracı oluyor festivallerimiz.
Bu nedenle Anadolu’nun bir köşesinde bir mahalle büyüklüğündeki ilçede yapılan festivalin duyurusu, farklı şehirlerde ve alanlarda da yapıldı. Bunun bir nedeni yozlaştırma saldırısına karşı barikat olmaya çalışmak, bir nedeni de Kürdistan’da baskı ve yasaklamalara karşı çıkmak.
Devlet, halkın mücadelesini ve örgütlülüklerini tasfiyeye ve tamamen yok etmeye odaklanmıştır. AKP; yönetememe krizinin üzerine gelen darbe girişiminden güçlenerek çıkmaya ve halkı arkasına almaya çalışmaktadır. Ancak AKP’nin bütün demagoji ve yalanlarına rağmen, her geçen gün artan açlık, yoksulluk, adaletsizlikler nedeniyle halkın öfkesi büyümektedir. Nasıl ki ktidarın, saldırılarını büyütmekten başka yolu yoksa, bizim de dayanışmayı ve mücadeleyi büyütmekten başka yolumuz yoktur.
Kürdistan’da aralıksız süren operasyonlara, köylerde bile uygulanmaya çalışılan sokağa çıkma yasaklarına, işbirlikçileştirme-ajanlaştırma faaliyetlerine, gerillanın imhasına karşı çıkmak için örgütlenmek zorundayız. Yaşam hakkımızı savunmak için savaşmak zorundayız.
Dersim, saldırıların-katliamların bitmediği bir yer olduğu, seferler düzenlenip zaferler kazanılamadığı için simgesel bir öneme sahiptir. Devrimciler ve halk açısından kaybedilemeyecek bir mevzidir. Tarihimizin bize gösterdiği de budur. Çünkü;
“…Dersim’dir görmesen de bilirsin adımladığın her yerde halkın dökülen kanının olduğunu. Dersim’dir Anadolu isyancılarının ölüp ölüp dirildiği yer.
Dersim’dir Baba İshak’ın, Bedreddin’in, Pir Sultan’ın, Kerbala’daki Hüseyin’in, Amerikan yerlilerinin, Afrika’daki Karaderili’lerin, Asya’daki, Avrupa’daki ve adını dahi bilmediğin tüm diyarlardaki direnenlerin, savaşanların, şehitlerin yeniden ve yeniden doğup ayağa kalktığı yer.
Dersim, aslında Anadolu’dur. Dersim, İstanbul’dur, İzmir’dir, Adana’dır.
Dersim, Kars’tır, Van’dır, Hakkari’dir. Dersim, Kırşehir’dir, Trabzon’dur, Antalya’dır.
Dersim, Amasya’dır, Burdur’dur, Denizli’dir, Kırklareli’dir.
Dersim, bu yanıyla kendisi olmaktan çıkmıştır. Ve Dersim, küllerinden yeniden ve yeniden doğup büyütülen umut ateşidir…”
Halkımıza çağrımızdır; festivalimizi sahiplenelim. Maddi-manevi katkılarımızla, kitlesel katılımımızla değerlerimizden vazgeçmeyeceğimizi gösterelim. Sahiplenelim ki, Onur’un Çayan’ın genç ömürleriyle savunduğu hak ve adalet yerini bulsun. Mücadele kararlılığımızı, azmimizi dost-düşman bilsin.
Bilinsin ki; Bülent KARATAŞ’ın, Mesut İLKBAHAR’ın ve katledilenlerimizin hesabı mahşere kalmayacak.
Bilinsin ki; dökülen her bir damla kan, verilen emek karşılığını bulacak.
Bilinsin ki; kendi topraklarımızda özgür bir halk olarak yaşayacağız.
Bilinsin ki; Dersim vatandır, Dersimli tüm bir Anadolu halkıdır ve Munzur’un coşkusu, baş eğmezliği karakterimizdir.
Bilinsin ki; vatanımızın her karış toprağı, dağları şehirleriyle bizimdir, bizim kalacak!
“… Ey güzel Dersim, ey güzel halkım, ey güzel Anadolu’m! Ey güzel dünya halkları!
Umut biziz. Umut sizsiniz. Umut direnişimizde ve savaşımızdadır…”
NOT: Alıntılar, DHKC Gerilla Dergisi, Sayı 4