Sanat Meclisi 9 Eylül’de saat 14.00’de Aynalı Geçit Etkinlik Salonu’nda basın toplantısı düzenledi. Sanat Meclisi adına Grup Yorum, Mehmet Esatoğlu, Defne Halman, Hale Üstün, Muzaffer Gezer, Barış Güney, İbrahim Karamehmet, Fatih Gezer, İdil Halk Tiyatrosu, FOSEM, Kemal Oruç, Ayla Yılmaz ve Doğan Çelik’in katıldığı basın toplantısında sanatçılar; tüm ülke halkı üzerindeki ve sanat üzerindeki baskıların son bulmasını istedi.
Sanat Meclisi adına söz alan Grup Yorum üyesi İnan Altın, son 1 yıl içinde sanat eserleri ve sanatçılar üzerinde yoğun baskılar olduğunu, olağanüstü hal uygulamasıyla bu baskıların çok daha şiddetlendiğini belirtti. Tiyatrocuların işten çıkarıldığını, konserlerin yasaklandığını, heykellere saldırıldığını, muhalif olan herkesin bu fırsatla sindirilmeye ve tasfiye edilmeye çalışıldığını belirten Altın, Grup Yorum’un da son 1 yıldır neredeyse tüm konserlerinin yasaklandığını, katıldığı etkinliklerin engellenmeye çalışıldığını belirtti.
Sanat Meclisi adına basın açıklaması metnini tiyatrocu Mehmet Esatoğlu okudu. Esatoğlu, tüm sanatçıları olağanüstü hal koşullarında daha fazla üretmeye, etkinliklerini iptal etmeden daha fazla halkla buluşmaya davet etti.
Basın açıklaması metninin okunmasının ardından söz alan tiyatrocu Muzaffer Gezer, Sanat Meclisi olarak 15-16 Ekim’de Okmeydanı Sibel Yalçın Parkı’nda 3. Sanat Festivali düzenleyeceklerini söyledi. Tüm sanat dallarının buluşacağı festivale katılımın ücretsiz olacağını belirten Gezer, herkesi festivale katılmaya davet etti.
Konuşmaların ardından sanatçılar, Çav Bella şarkısını hep birlikte okuyarak açıklamayı bitirdi…
Okunan açıklamada: “… Biz Sanat Meclisi olarak var olduğumuz Haziran 2013’ten beri diyoruz ki birlikte hareket etmez ve karşı koymazsak “ekmeğimiz tehlikededir”, “sanat üretme özgürlüğümüz tehlikededir”. “Varlığımız tehlikededir”.
Önerimiz koşullar ne olursa olsun sanat üretimini sürdürmektir. İzleyici bizden oyun bekler, şarkı bekler, dans bekler. Dizeler bekler. Önümüzde ise engeller, engellemeler var.
“Ben kendi işimi yaparım sanatıma bakarım” diyenin bile durumu çıkmazda. Çünkü sanatın dört bir yanı kuşatılmış durumda. Tepeden bir ses emir yağdırıyor. Sanat ürettiğimiz kadar, sanat alanının sağlıklı koşullarını yaratmak için de çaba harcamak gerekiyor.
Sanat insanları! Yeni bir dönemin eşiğinde Sanat Meclisi olarak sizlere çağrı yapıyoruz. El ele vererek, sanat alanımızı savunarak yürüme günlerindeyiz. Ellerimiz var birbirimize verecek!” denildi.