Adalet İçin Açlık Grevimiz Kararlılıkla, Coşkuyla Sürüyor

Ankara Açlık Grevi Günlükleri

59. Gün – 24 Ağustos: Sabah 8.30’da İdilcan Kültür Merkezi’ne geldim. İki arkadaş öğleden sonra

Yürüyüş Dergisinin dağıtımına çıktı çok vakitleri olmasa da yarım saat içinde 30 dergi ulaştırdılar halkımıza.

60. Gün – 25 Ağustos: Sabah çayımızı ziyeretçilerimle birlikte yudumladık. İki arkadaş Yürüyüş dergisinin 534. sayısının dağıtımına çıktılar 30 adet dergi ulaştırdılar halkımıza. Bugün Cuma ve Cumartesi Dikmen Âşık Mahsuni Şerif parkında saat 17.00 -22.00 arasında masamız olacak.
61. Gün – 26 Ağustos: Ankara’da sürdürülen açlık grevinde 61. gününde Zeynel abi bayrağı devrediyor. Sabah 09.00’da dernekte günümüz başlıyor. Akşam kararlaştırdığımız gibi Dikmen Aşık Mahsuni Parkı’nda masamızı açıyoruz. Masaya ilgi yoğun olunca saat 23.00’a kadar kalıyoruz parkta.
62. Gün – 27 Ağustos:

Bugün sabah onda dernekte başlıyoruz günümüze. TAYAD’lılar bugün ki ko- nuklarımız. Görüşten gelenler bize tutsaklarımızın durumu hakkında bilgi veriyor. Tekirdağ Hapishanesi’ndeki işkenceler öfkemizi büyütüyor.

63. Gün – 28 Ağustos: Güne gazetelerimizi okuyarak başlıyoruz. Bu sırada 68 kuşağından bir devrimci ablamız bizimle sohbet etmeye geliyor. Şehitlerimizden Esma Polat’ı tanıdığını söyleyip onunla ilgili anısını anlatıyor… Ablanın gözlerinin içi parlıyordu, “öl dese ölürdüm o kadar çok seviyordum” diyordu.
64. Gün – 29 Ağustos: Bugün Devrimci İşçi Hareketi olarak açlık grevi nöbetini biz devraldık. İzmir Şakran Hapishanesi’den Özgür Tutsak Nurhan Yılmaz’dan fax aldık bugün. TAYAD’lı Ailelerimiz ziyaretimize geldi ve tut- saklarımızın son durumları ile ilgili bilgi edindik.

65.Gün  –  30  Ağustos:  Sabah saat 8.00 İdilcan Kültür Merkezine geldik. Dev-Genç’li arkadaşlarımız ziyaretimize geldi.  Ziyaretçilerimizle ve gelen dostlarımızla sohbet ettik. Bugünümüzde böyle sona erdi.

 

***

 

OHAL’lerle Baskılarla Halkı Yıldıramazsınız!

Hatay Halk Cephesi 28 Ağustos’ta tutuklamalarla ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada: “17 Ağustos 2016 günü Sarıgazi’de bir eve düzenlenen baskında 10 Halk Cepheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan ve açlık grevinde olan 10 Halk Cephelinin vücutlarının her yerinde kırıklar, morluk ve şişlikler olduğu söyleniyor.  Özgür Tutsaklar da 2000-2007 Büyük Ölüm Orucu Direnişi’nde kazandıkları sohbet hakları, kitap okuma hakları ve daha birçok hakları uygulanmadığı için Özgür Tutsaklar genel direniş içerisindeler. Hücreleri yakıyorlar, kapı dövüyorlar, oturma eylemi yapıyorlar, sloganlar atıyorlar… Bu yüzden de, haklarını aradıkları için onlarca soruşturma ve disiplin cezası alıyorlar. Baskılarla Özgür Tutsakları yıldıramayacaksınız!” denildi.

 

***

 

OHAL; Haklar ve Özgürlüklere Yönelik Saldırıdır, Emekçilerin Birbirini İhbar Etmesidir!

Kamu Emekçileri Cephesi 25 Ağustos’ta OHAL’e karşı bir açıklama yayınladı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “… 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu fiilen değiştirilip, pratikte hayata geçirilmiş durumda. Uygulamalardan biri belediyelere resmi yazı yazılarak, çalışanların ihbar edilmesinin istenmesi… Belediyeye ait müdürlüklerin, kendilerine tebliğ edilen bir çizelge ile birlikte polislik yapması isteniyor. Gönderilen yazıda, çalışanların hepsi ‘terör örgütü üyesi’ kabul edilmiş ve bu tanıma uygun herkesin ihbar edilmesi söylenmiştir. Bu raporlama işinin, hergün düzenli bir şekilde, belli saatlerde yapılması istenmiştir… Yanı başımızdaki emekçi arkadaşımızı, egemenlerin isteği üzerine satamayız. Kendi emeğimize, sınıfımıza ihanet edemeyiz… Kamu Emekçileri Cephesi olarak bizler, bu ahlaksızlığın karşısında mücadelemize devam edeceğiz”.

 

***

Halk Okulları;  Öğrendiğimiz, Öğrettiğimiz,  Bilinçlendiğimiz Yerlerdir

İstanbul Altınşehir Şahintepe bölgesinde 21 Ağustos’ta OHAL konulu Halk Okulu çalışması yapıldı. Yaklaşık 40 dakika süren çalışmada OHAL’in aslında iktidarın güçsüzlüğü olduğu ve OHAL’e karşı neler yapmak gerektiği anlatıldı. 8 kişinin katıldığı Halk Okulu çalışmasında katılımcıların altısı liseliydi. Tüm Altınşehir halkına Pazar günleri düzenli olarak yapılan Halk Okulu çalışmasına katılma çağrısı yapıldı.  İstanbul Sarıgazi’de de 25 Ağustos’ta, Adalet Yürüyüşü konulu Halk Okulu çalışması yapıldı. Verimli geçen çalışmaya 20 kişi katıldı.

 

***

 

Kitap Festivalimize Herkesi Bekliyoruz

Okmeydanı’nda Halk Cepheliler Kitap Festivali çalışması kapsamında, 25 Ağustos’ta Piyalepaşa, Mahmut Şevket Paşa ve Anadolu Parkı bölgelerine afiş çalışması yaptılar. Yapılan çalışmada toplam 200 afiş asıldı.

“Bilgi Güçtür” Festival Çalışmaları Emek ve Coşkuyla Devam Ediyor

Halk Cephesi’nin 3-4 Eylül tarihlerinde Gazi Barajında düzenleyeceği “Bilgi Güçtür” kitap Festivali’nin çalışmaları devam ediyor.  24 Ağustos’tan festival gününe kadar her gün 10.00 -22.00 saatleri arasında masa açarak Halk Cepheliler festivalin bildirilerini dağıtmaya devam edecekler.

 

***

Gazi Halk Meclisi’nin Başlattığı Sünnet Kampanyası Devam Ediyor

Gazi Halk Meclisi başlattığı sünnet kampanyasında, mahallede ve bölgede bulunan yoksul halk çocuklarına tepeden tırnağa sünnet kıyafetleri giydirilerek,  sünnetleri yapıldı… Sünnet kampanyası devam ediyor.

Ne Adaletsizliğinizi Ne OHAL’inizi Tanımıyoruz; halkın Gücünü Her Zaman Karşınızda Bulacaksınız

 

Armutlu Halk Cephesi‘nin 27 Ağustos’ta OHAL’e ve adaletsizliklere karşı yapacağı meşaleli yürüyüşe daha başlamadan AKP’nin polisleri saldırdı. Yürüyüş başlamadan önce Cemevi etrafını ablukaya alarak mahallede terör estirdi. Cemevi’ni gaza boğdu. Halk Cepheliler ara sokaklara barikatlar kurup polisle çatıştı. 2 saat süren polis saldırısı ve direniş Halk Cephelilerin iradi olarak eylemi bitirmesiyle sona erdi.

 

OHAL’inize Teslim Olmayacak Örgütlü Gücümüzle Yeneceğiz

Hatay Halk Cephesi 28 Ağustos’ta akşam çayında buluştu. Olağanüstü halin halkı ve devrimcileri teslim almak için ortaya atıldığını, bunun en büyük örneğini hapishanelerdeki özgür tutsakların haklarının gasp edilmesi olduğu konuşuldu.  Buluşmaya 8 kişi katıldı.

***

Korkularınızı Her Gün Daha da Büyüteceğiz!

1 Mayıs Halk Cephesi, Sarıgazi’de işkenceyle gözaltına alınıp tutuklanan Halk Cephelilerle ilgili 29 Ağustos’ta bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada:

“Sarıgazi’de işkence ile gözaltına aldıkları devrimcileri avukatlarıyla bile görüştürmekten korkuyorlar. Buna alet olan savcı unutmasın ki bu memlekette her gün Şafak Yayla’lar ve Bahtiyar Doğruyol’lar yetişiyor. Zulüm düzeniniz, OHAL’iniz sonsuza kadar sürmeyecek. Elbette bu halkın evlatları halkın adaletini kuşanıp çıkacak karşınıza.” denildi.

***

Baskılar Gözaltılar Tutuklamalar

Bizi Yıldıramaz!

Eser Çelik Serbest Bırakılsın!

Mersin Halk Cephesi, İkitelli’de 21 Ağustos’ta düzenlenen Adalet Yürüyüşüne katılan Liseli Dev-Genç’li Eser Çelik, yürüyüşe katıldığı gerekçesiyle AKP’nin katil polisleri tarafından tutuklanması üzerine, 25 Ağustos’ta açıklama yaptı. Açıklamada: “Katil oligarşi baskı ve zorbalık uygulamalarından medet ummasın. Halkımızı yenemezsiniz!  Liseli Dev-Genç’lileri, Halk Cephesi’ni, haklı mücadelemizi sindiremezsiniz, yılgınlığa sürükleyemezsiniz. Tarihin çöplüğüne atılmış katillerden yoldaşlarımıza yaşattıkları için bir kez daha hesap soracağız. Sarsa sarsa geliyoruz. Saraylarınızı başınıza yıkacağız” denildi.

***

Sarıgazi’de Cepheliler Devriye Attı

“Halkımız! Bize Destek Olun, Milyonlarca Hasan Ferit Olup Bu Bataklığı Kurutalım!”

Sarıgazi’de Cephe Milisleri 21 Ağustos’ta İnönü Mahallesi’nde devriye attı. Halkın şikayetleri üzerine Cepheliler uyuşturucu içilen yerlere baskın yaparak orada bulunanların üstlerini aradı sokaklarda ajitasyon ve slogan atarak gezen Cepheliler mahallede torbacılara ve diğer yozlaşma araçlarına fuhuşa, kumara izin vermeyeceklerini belirttiler…

 

Park ve Sokak Toplantılarında Sayımız Artıyor

Gazi Halk Meclisi, 27 Ağustos’ta mahallenin Sekiz Evler Bölgesi’ndeki Şehit Teğmen İ.Ö.O (İlköğretim Okulu) yanındaki parkta toplantı yaptı. Haftaya daha kalabalık ve başka bir parkta toplantı kararı alındıktan sonra toplantı sonlandırıldı. Bir saat süren toplantıya 110 kişi katıldı.

***

Coşkuyla Söylediğimiz Türküler Bizi Birleştiriyor

25 Ağustos tarihinde1 Mayıs Halk Meclisi’nin her hafta düzenlediği türkü gecesi 25 Ağustos’ta da halktan 20 kişiyle yapıldı. Türkü gecesinde halka, Halk Meclisi saflarında örgütlenme çağrısı yapıldı.

 

Yapılan Katliamların, Acıların Hesabını Soracağız Halkımızı  Adaletsiz Bırakmayacağız…

Okmeydanı Halk Cephesi, 30 Ağustos’ta “Mahallemizde Polis Terörüne Karşı 4 Eylül’de Ankara’ya Yürüyoruz” ve  “Katledilen Çocuklarımıza Adalet İçin 4 Eylül’de Ankara’ya Yürüyoruz/Halk Cephesi’’ imzalı 12 adet yazılama yaptı.

***

İSTANBUL’DA TOPLU ZAM: TAKSİ, MİNİBÜS, SERVİS FİYATLARI ARTTI

OHAL; HALKA DAHA FAZLA ZAM, ZULÜM VE İŞKENCE DEMEKTİR!

İstanbul genelinde faaliyet gösteren taksi, minibüs, taksi dolmuş, okul ve personel servis araçları ücret tarifesi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nin (UKOME) kararı ile zamlandı. Minibüslerde öğrenci 1,10 liradan 1,15 liraya, 0-2 kilometre aralığı ücret (indi-bindi) 1,65 liradan 1,80 liraya yükseltildi. Personel servis araçlarında 10-17 koltuklu araçlarda ilk kalkış ücreti 86 liradan 92 liraya, her kilometre için ücret ise 0,88 liradan 0,94 liraya çıkarıldı.

Binali Yıldırım geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada; “OHAL millete değildir. OHAL bize, kendimize ilan edilmiştir. Hükümete, devlete ilan edilmiştir. Bu darbe girişimini yapanlar, onların destekçilerinden hesap sorulması için biz kendimize OHAL ilan ettik. Millet serbest…” demişti. Ancak daha ilk günden itibaren gördük ki OHAL; halka daha fazla zam, zulüm işkence; tekellere ise daha fazla kar demektir.

Darbe öncesi bir konuşmasında “Yatırımcının önüne ‘turkuaz halı’ sereceğiz” demişti Binali Yıldırım. Şimdi darbeyi de bahane ederek, halkı daha fazla soyup soğana çevirmek için kolları sıvadılar; dur durak bilmiyorlar. Tekellerin altına serdikleri turkuaz halıların altında kalan yine halkımızdır.

İşçilerin, emekçilerin küçük talepleri karşısında “Kaynak nerede?” diyen AKP iktidarı, tekellere hibe etmek için milyonlarca liralık kaynak yaratabiliyor. Biz soralım: “Kaynak nerede?” Tekellere hibe edilen bu kaynak yine halkın cebindedir. Milyonlarca dolarlık kaynak halkın cebinden çıkıyor. Yediğimiz ekmekten içtiğimiz suya, soluduğumuz havaya kadar her şeye yapılan zamlar işte bunun bir sonucudur. Tekeller kazansın diye halkın üç kuruşu da zamlara, vergilere gidiyor.

Şaşaalı bir şekilde açılan 3. köprü de turkuaz halının hangi kaynaklarla serildiğinin en son örneklerinden biridir.

27 Ağustos’ta açılan ve 31 Ağustos tarihine kadar ücretsiz geçiş yapılan 3. köprünün yapımı sırasında her fırsatta devletin cebinden hiç para çıkmayacağı ile övünen AKP iktidarı, halkı aldatıyor, yalan söylüyor. Gerçekte ise durum tam tersidir, bütün para yine halkın cebinden çıkacak.

Çünkü köprüyü yapan iki şirkete günlük 135 bin araç geçeceğinin garantisi verilmiş. Bu rakama ulaşılamazsa kalan fark devlet kasasından ödenecek. Araç başına 3 dolar alınacak. Yani günlük 405 bin dolar kazanılması hedefleniyor. Yine buradan da tekeller kazanacak.

Sadece 3. köprü de değil, Osmangazi Köprüsü, 3. havalimanı gibi tüm “dev” diye nitelenen projelerde geçiş ve gelir garantisi verilmiş.

Örneğin 3. köprüden günlük 135 bin araç geçişi ve 405 bin dolar kazanç garanti edilmiş. Eğer o kadar geçiş olmaz, toplanan gelir, garanti edilenden düşük olursa aradaki farkı devlet ödeyecek. Yani para halkın cebinden çıkacak!

Somut örnek Osmangazi Köprüsü: Araba başına 35 dolar ve günde 40 bin araç geçiş garantisi verilmişti. Üstelik bu garanti 2035 yılına kadar sağlandı.

Ancak halk, Osmangazi Köprüsü’nden geçişi pahalı bulduğu için tercih etmiyor. Köprüden günlük geçen araç sayısı 7 bini bulmuyor. Oysa AKP günlük 40 bin araç geçişini garanti etmişti. Bu aradaki farktan dolayı oluşan 3 milyon TL açık kimin cebinden çıkıyor? Devletin… Devlet kaynağı nereden buluyor? Halktan… Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan bu durumu; “Köprüden geçen de geçmeyen de para ödeyecek” şeklinde özetlemişti.

İşte 3. köprüde de yaşanan budur. Köprünün yapımı için harcanan 2.4 milyar dolarlık yatırımı, AKP halkın cebinden garanti etmiştir. Yani köprü kullanılsa da kullanılmasa da tekeller zarar etmeyecek, tersine kar etmeye devam edecekler.

FETÖ, darbe girişimi vb. derken AKP, OHAL’i tekellerin karlarına kar katmak için değerlendiriyor. Bu soygun ve talana dur demek için, AKP’nin işkence ve terörüne dur demek için örgütlenelim ve mücadele edelim.